5S TEK BAŞINA KARIN DOYURMAZ
Danışmanların fabrikalarda çalışmalara neden 5S ile başladıklarına ya da sadece 5S danışmanlığı diye ayrı bir başlık açtıklarına daha önce değinmiştim. Çünkü 5S çok basittir, herhangi bir sorun çözmeleri gerekmez. Sadece birkaç masanın etrafına çizgi, biraz temizlik, el aletlerine gölgeli pano, adreslemeler vs. yaparak sanki çok faydalı sonuçlar çıkaracak bir iş yapıyormuş gibi görünmelerine yeter. Tabii 5S panosu olmadan olmaz! Bu panoda 5S’in ‘S’lerini açıklayan görsel destekli yazılar, hele karikatür çizimler koymuyorlar mı, o panoları hemen oracıkta parçalamak istiyorum. Denetleme ve sorumluluk formları, puanlamalar, her biri ayrı başlık olarak açılmış ve hiçbir zaman sonuç alınamayacak gereksiz ve saçma 5S alt proje başlıkları, takip sorumluları vs.
Bu resimleri ve yazıları panolara asıp bunun adına danışmanlık diyen ve bunun için bedel alan kişiler var, dahası bu danışmanlara ödeme yapan firmalar var. Artık firmaların ümitlerini, emeklerini, bütçelerini, çabalarını heba eden danışmanlardan bıktım. Danışmanlar, asıl sorunları çözecek kapasiteleri olmadığı için bunlarla uğraşıyorlar ve firmaları uğraştırıyorlar. Hele ki bir bölgeyi düzenleyip öncesi-sonrası resmi çekip de koyar ve bunu da yönetime sunarsanız harika olur. Bir de güzel 5S eğitim programı yaparsınız, haftada ya da iki haftada bir uğrar eğitim verir, projeleri takip edersiniz. İşte size muhteşem 5S danışmanlığı!
Bırakın artık bu işleri. Her zaman söylediğim bir söz vardır: 5S tek başına karın doyurmaz! Ne demektir bu? 5S’in firmanın bilançosuna doğrudan bir katkısı olmaz. Ben böyle söyleyince birçok kişi çıkar ve ’’olur mu, işte şurayı düzelttik, sonrasında o bölgede aramalar azaldığı için şu kadar üretim arttı vs.’’ derler. ‘’Peki, sizin bu harika (!) 5S çalışmalarınız sonucunda cironuz veya nihai ürün satışınız ne kadar arttı?’’ diye sorduğumda tabii ki cevap yok. 5S’i ben şuna benzetiyorum: Kilo vermek için bir kadın geliyor, siz kadına makyaj yapıyorsunuz sonra da ince uzun gösteren aynanın karşısına geçirip ‘’bakın hem zayıf oldunuz hem de güzelleştiniz’’ diyorsunuz. Özetle onu kandırıyorsunuz ve sonrasında diğer diyetisyenlere de (gerçek diyetisyenlere) inancını öldürüyorsunuz.
Gittiğimiz her firmada daha önce o firmaya gelip böyle vaatlerle insanların zamanını ve umutlarını heba etmiş oldukları için, bir yandan gerçek saha çalışmasıyla sonuç almaya çalışırken bir yandan da çalışanların kafasındaki olumsuz imajı yıkmaya çalışıyoruz. Özellikle çalışmaların başında herkes ‘’biz bu çalışmaları gördük, işe yaramıyor’’ diye düşündükleri için, bizim çalışmalara karşı da bir önyargı oluyor. Çalışmalar ilerleyip de radikal sonuçlar çıkmaya başlayınca bizim farklı olduğumuzu anlıyorlar ama ne yazık ki bu olumsuz düşünceleri silebilmek için çalışmaların ilk aşamalarında fazladan uğraşmamız gerekiyor.
Tekrar bu efsane (!) panolara dönersek, bu panoların kullanımı ve takibi bir süre sonra firma ve çalışanları için bir angarya haline geliyor, takip yavaş yavaş bırakılıyor ve sonrasında kenarda bir yerde atıl hale geliyorlar.
Tekil olarak ve ayrı bir başlık olarak ele alınan 5S çalışmalarını başka bir şeye daha benzetiyorum: İmla hatalarıyla dolu bir yazıda harfleri güzel yazdırmaya çalışmak ya da hesap hatalarıyla dolu bir işlemde rakamların çok güzel görünmesine çalışmak gibi. Amaç, yazının içeriğinin doğru olması ve hesaplamanın sonucuyla birlikte doğru yapılmış olması değil midir? Yoksa ben mi yanılıyorum? Fabrikalarda bana övünerek nasıl 5S yaptıklarını anlatıyorlar: Bakın burada 5S yaptık, bu masanın etrafını çizdik, üzerinde çalışma ortamını şöyle düzenledik vs. Sonra yine aşağıdaki gibi bir başka pano çıkarılıyor karşıma.
Boşa uğraşmışsınız deyince de üzülüyorlar. Boşa uğraşmışlar, çünkü biz orada Kaizen çalışması yaptığımızda, etrafını çizdik, üzerini şöyle düzenledik dedikleri o masayı tamamen kaldırıp atacağız zaten, etrafına çizgi çizseler ne olur çizmeseler ne olur. En güzeli de çizgiyi çizdikten sonra masa gerçek yerinde duruyor mu diye arada yapılan denetlemeler ve birçok kademedeki insanın gelip bu denetlemelerde ve sunumlarda zaman kaybetmesi. Batan gemide bayrak direğini boyasan ne olur boyamasan ne olur, senin amacın gemiyi kurtarmak olmalı, kurtardıktan sonra her yerini boyar ideal hale getirirsin.
Sakın bu yazdıklarımdan dolayı 5S’e karşıymışım gibi anlaşılmasın. Tabii ki 5S yapacağız ama çalışmaların arasında veya en sonunda. 5S sadece bir a
lt tekniktir. Birçok tekniğin ve aracın arasından belki de en basit ve en etkisizidir. Ülkemizdeki çalışan kültürü de zaten standartlaşmaya ve düzene alışık değil. Dolayısıyla ülkemizde 5S projesi diye spesifik ve tekil bir proje olmaz! Olursa da bir şey katmaz!
Firmalara önerilerimiz: 5S projesi diye bir projeniz varsa hemen durdurun, değerli zaman, çaba ve bütçenizi böyle şeylerle heba etmeyin. Zararın neresinden dönseniz kârdır. Hele bir de safety diye bir S daha ekleyip 6S oldu ki artık tadından yenmiyor.
Ben böyle panolar gördüğüm zaman hemen sökün bunları buradan diyorum. Hemen bir pano tasarrufuyla Kaizen çalışmalarına başlıyoruz. İlk 5S’i 5S panolarına yapıyoruz.
Tabii, kullanılmayan bir şeyin atılacağı zaman kıymete binmesi gibi bazı firmalarımızda bunları indirmeye çalıştığımızda tepki alıyoruz. Bu sebeple bunları indirip ortadan kaldırırken kimseye sormuyoruz, böylece kimsenin haberi bile olmuyor, kimse de eksikliğini hissetmiyor. Sadece bazen ibret-i alem olsun diye bırakıyoruz ve gerçek çalışmalar esnasında ekiple birlikte topluca ziyaret edip kendimizi motive edip moral buluyoruz.
Eğitimlerde, çalışma yaptığımız ve 13 adet çok büyük üretim hattından oluşan büyük bir fabrikadan iki adet resmi katılımcılara gösteriyorum. Uygun bulunmadığı için resimleri burada paylaşamıyorum. Önce ilk resmi gösteriyorum ve soruyorum: Siz olsaydınız bu fabrikada ne ile işe başlardınız? Hepsi de hemen 5S diye cevap veriyorlar. Ben de hemen ikinci resmi açıyorum. Katılımcılara iki resim arasında ne fark gördüklerini soruyorum. Sorduğum kişiler hemen hemen hiçbir fark yok diyorlar. İkisinde de 5S yok, biz buna da 5S ile başlarız diyorlar. Görüntü çok kötü veya yer çizgileri yok gibi hepinizin tahmin edebileceği tespitlerde bulunuyorlar. Ben de onlara ikinci resmin bizim Kaizen çalışmalarının belirli bir aşamasında çekildiğini açıklıyorum. Kaizen çalışmalarında hiçbir ilave yatırım olmadan sadece çalışan sayısını yüzde 20 gibi artırarak günlük üretimi yüzde 32 artırdığımızı ve 3 vardiya çalışan bu fabrikada bunun da kârı yüzde 50’nin üzerinde artırdığını anlattım (amortisman giderlerinin yüksekliği, genel işletme maliyetleri ve genel yönetim giderlerinin daha çok ürüne bölünmesiyle bu kadar arttığını da aklına soru gelen arkadaşlara bilgi olarak vermekte fayda var). Yer çizgisi yok, görüntü aynı ama tüm fabrikada yüzde 50’den daha fazla kâr ediyorsunuz. Sanırım bu örnek bile tek başına ne anlatmaya çalıştığımızı ifade ediyor. Tabii en sonunda da 5S’i de anlaşılan şekilde uyguluyoruz.
Bir de not ilave etmek isterim: Bizde bu konuyla ilgili sayısız resim vardır, sıkılmayasınız diye sadece üç farklı fabrikadan örnek resimlerle yetindik. Hele ki ‘’Burada 5S uygulanmaktadır’’ bayraklarına hiç girmedik. Girseydik hep beraber ağlanacak halimize daha çok gülerdik.
Özetle; ülkemizde 5S tek başına ele alındığı zaman veya çalışmalara başlarken 5S ile başlandığında pek bir sonuç çıkmadığını veya çıksa da sürdürülebilir olmadığını düşünüyoruz. Sakın böyle tuzaklara düşmeyin ya da en azından bir kez daha düşmeyin. Gerçek saha uygulamaları yapıldığı zaman zaten 5S kendiliğinden oluşmaya başlayacaktır. 5S’i karmaşık bir sistem gibi anlatmak ve ana hedef göstermek çalışanları gerçek çalışmalardan uzaklaştırıyor çünkü neden yapıldığını anlamıyorlar. Ama saha iyileştirme çalışmalarıyla birlikte gelişince herkes farkına varıp sahipleniyor.
Hakan Cengiz
Erasys Yönetici Ortağı